Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, 19 Mayıs 2025 tarihinde Gabar Dağı Şehit Esma Çevik-1 Birinci Arama Kuyusu’nda düzenlenen programa katıldı. (AA Fotoğraf)
25 Ekim 2025 12:20 GMT+03:00
TTürkiye Enerji, Nükleer ve Madencilik Araştırma Kurumu (TENMAK) Başkanı Abdullah Buğrahan Karaveli, hidrojen enerjisi konusunda uzun vadeli çalışmaların ardından Türkiye’nin Temiz Hidrojen Eylem Planı’nda son aşamaya gelindiğini söyledi.
Dünya Bankası ev sahipliğinde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile TENMAK’ın katılımıyla Temiz Hidrojen Eylem Planı Çalışma Grubu toplantısında konuşan Karaveli, Dünya Bankası’nın Hindistan ve Şili gibi ülkelerde de benzer çalışmalar yürüttüğünü söyledi.
Hidrojen planı son aşamada
Karaveli, Türkiye’de yıllardır hidrojen üzerine çalışıldığını ve planın tamamlanmak üzere olduğunu kaydetti.
“Temiz Hidrojen Eylem Planı’nda son aşamaya gelindi. Hidrojenin Türkiye’de nasıl, hangi mevzuat, standart, finansman modelleri ve teknolojiler kapsamında, kimler tarafından geliştirilmesi gerektiğini tespit ediyoruz.”
Türkiye’nin uzun vadeli enerji politikasının, verimlilik yoluyla talebi kontrol etmek, yenilenebilir enerji kullanımını en üst düzeye çıkarmak, enerji altyapısını güçlendirmek için nükleer enerji ve nadir toprak elementlerinden faydalanmak olduğunu vurguladı.
Çalıştay paydaşları bir araya getiriyor
TENMAK’ın Dünya Bankası iş birliğiyle yürüttüğü proje kapsamında 24 Ekim 2025 tarihinde Ankara’da hükümet, akademi, özel sektör ve sivil toplum temsilcilerinin bir araya geldiği bir çalıştay düzenlendi.
Tartışmalar, eylem planının nihai taslağına katkıda bulunan mevzuat, finansman, hidrojen üretimi ve tüketimi, altyapı, araştırma ve geliştirme ve iş gücü konularına odaklandı.
Türkiye’nin temiz hidrojen ekonomisindeki potansiyeli
Dünya Bankası Kıdemli Enerji Uzmanı Özge Özden, Türkiye’nin tedarik zincirlerini iyileştirerek yenilenebilir enerji ve hidrojen üretimini güçlendirebileceğini söyledi.
Türkiye, yerli üretim, hammadde ve ekipman tedarik zincirlerini güçlendirerek maliyet avantajı elde edebilir ve önemli bir küresel oyuncu haline gelebilir” dedi.
Özden, Türkiye’nin güçlü sanayi tabanı ve coğrafi konumunun hem enerji ihracatı hem de temiz hidrojen üretimi açısından avantaj sağladığını, çelik, gübre ve petrokimya gibi kilit sektörlerdeki potansiyelin altını çizdi.


