Gazeteci olduğumu söylediğimde “Hayır, hangi sporu yapıyorsun demek istedim” diye güldü (görünüşe göre burada senin işin kimsenin umurunda değil). Öğleden sonranın geri kalanını, sabah yüzmemiz için dalganın ne kadar harika olduğunu konuşarak geçirdik (“Büyük beyaz köpekbalığı sezonu neredeyse bitti, endişelenmeyin”), ta ki başka bir İngiliz göçmen tarafından köşeye sıkıştırılıp en iyi arkadaşımla bir sabah görüşmesini iptal etmemi isteyene kadar. Görünüşe göre geldiğinde aynı kişiydi. Herkesi çok çabuk evde unutuyordum.
