Devrik eski Başbakan Şeyh Hasina ilk kez ağzını açtı. Hindistan’daki açıklanmayan bir yerden ülkenin haber ajansı PTI’ya verdiği bir e-posta röportajında, Bangladeş’e dönmek için üç koşulun yerine getirilmesi gerektiğini söyledi. Bunlar; katılımcı demokrasinin yeniden tesis edilmesi, Awami Birliği’ne yönelik yaptırımların kaldırılması ve özgür, adil ve kapsayıcı seçimlerdir.
Aynı zamanda şunları söyledi. Yunus liderliğindeki geçici hükümete sert bir dille saldırdı. Yunus yönetiminin Hindistan’la ilişkileri tehlikeye attığını ve ülkedeki aşırıcı güçlere destek verdiğini iddia etti.
Ayrıca barınak sağladığı için Hindistan hükümetine teşekkür etmeyi de unutmadı.
Hasina, “Bangladeş’e dönmemin koşulları tam olarak Bangladeş halkının istediği şey: katılımcı demokrasiye dönüş. Geçici hükümet Awami Birliği üzerindeki yasağı kaldırmalı ve özgür, adil ve kapsayıcı bir seçim yapmalı.” Ayrıca Yunus’un Hindistan’a muhalefetinin “son derece dar görüşlü ve intihara meyilli” olduğunu, onun zayıf ve seçilmemiş bir hükümdar olarak konumunu ortaya koyduğunu iddia etti.
Ancak hareketin kontrolü kaybettiğini itiraf etti.
Bu bağlamda, “Durumun kontrolümüz dışında olduğu doğrudur ve bu talihsiz bir durumdur” dedi. Ancak “tükenmiş siyasi pislikler” olarak adlandırdığı “sözde öğrenci liderlerinin” kışkırtılmasından sorumluydu.
Hasina, Şubat ayında yapılacak seçimlerin boykot edilmesi yönünde çağrıda bulunduğu haberlerini yalanladı. Avami Ligi dışında bir seçim olması durumunda bunun bir geçerliliği olmayacağını vurguladı. Kendisi, “Onlarca insan bizi destekliyor. İster hükümette ister muhalefette olsun, Awami Birliği Bangladeş’teki siyasi söylemin bir parçası olmalıdır” dedi.
Hindistan ile bağları “Bangladeş’in en önemli uluslararası ilişkisi” olarak nitelendiren yetkili, “Geçici hükümet ülke halkının düşüncesini temsil etmiyor. Hindistan bizim en önemli dostumuzdur ve gelecekte de öyle kalacaktır.”
Uluslararası denetim altında ve hatta Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde (ICC) yargılanmaya hazır olduğunu söyleyerek itiraz etti. Hasina, Yunus’un böylesine tarafsız bir yargılamadan kaçındığını, çünkü orada masumiyetinin ortaya çıkacağını iddia etti.