Moskova’nın ayak izi küçülürken Çin Gürcistan’daki etkisini artırıyor


TO madde ilk olarak tarafından yayınlandı Topçubaşov Merkezi.

Bakü merkezli Topçubaşov Merkezi'nin logosu

Bakü merkezli Topçubaşov Merkezi’nin logosu

Güney Kafkasya’nın jeopolitik manzarası tarihi bir dönüşümden geçiyor. Rusya’nın uzun süredir devam eden tartışmasız hakimiyeti, Ukrayna’daki savaş ve bunun sonucunda ortaya çıkan uluslararası yaptırımlar nedeniyle gözle görülür şekilde erozyona uğradı. Bu bağlamda yeni bir aktör kendini güvenle ortaya koyuyor: Çin. Pekin, Karadeniz bölgesinde ve Orta Koridor boyunca Kuşak ve Yol Girişimini (BRI) ilerletmek için ortaya çıkan boşluktan stratejik olarak yararlanıyor. Avrupa ile Asya arasında stratejik bir konuma sahip olan Gürcistan için bu gelişme, ekonomik ve dış politikadaki rolünü yeniden tanımlamak için nadir bir fırsat sunuyor.

Bu çerçevede, bu kısa makale Gürcistan-Çin yakınlaşmasını ve bunun jeopolitik sonuçlarını analiz ediyor. Temel sorular arasında Gürcistan hükümetinin Çin ile işbirliği yoluyla izlediği siyasi ve ekonomik hedefler ve bu ortaklığın Gürcistan’ın Rusya karşısında stratejik özerkliğini ne ölçüde artırdığı yer alıyor. Makale ayrıca Rusya’nın Çin’in Güney Kafkasya’da artan nüfuzunu nasıl algıladığını inceliyor ve Gürcistan’ın AB ve NATO entegrasyonuna yönelik arzuları açısından riskleri ve fırsatları değerlendiriyor. Özetle, Gürcistan’ın ekonomik modernizasyon, jeopolitik özerklik ve sürdürülebilir Batı yönelimi arasında bir denge kurup kuramayacağını belirlemeye çalışıyor.

Rusya’nın Gürcistan’daki hakimiyeti azalıyor

Tarihsel olarak Gürcistan, Avrupa, Asya ve Kafkaslar arasında hayati bir bağlantı görevi görmüş ve bu da onu Moskova için stratejik açıdan önemli kılmaktadır. Rusya, Abhazya ve Güney Osetya’nın ayrılıkçı bölgeleri üzerindeki kontrolü sayesinde Gürcistan’ın siyasi, ekonomik ve askeri alanları üzerinde doğrudan nüfuz sahibi oldu.

Ukrayna’daki savaş, uluslararası yaptırımlarla birleştiğinde Moskova’nın Güney Kafkasya’daki nüfuzunu önemli ölçüde kısıtladı. Rusya’nın bölgedeki varlığı somut ve stratejik açıdan geçerli olmaya devam ederken, Gürcistan’ın politika tercihlerini kararlı bir şekilde şekillendirme yeteneği, savaş öncesi seviyelere kıyasla azaldı. Analistler bunu, başta Çin olmak üzere diğer güçlerin ekonomik ve stratejik hedeflerini ilerletmeleri için tarihi bir fırsat penceresi olarak görüyor.

Çin’in Gürcistan’daki stratejisi

Altyapı projeleri ve Kuşak ve Yol Girişimi: Çin, Gürcistan’ı Avrasya ticaretinde merkezi bir merkez haline getirmek için stratejik olarak altyapı projelerine yatırım yapıyor. Önemli projelerden biri, Çin-Singapur konsorsiyumunun yaklaşık 2,5 milyar dolar yatırım yapması planlanan, Karadeniz’in doğu kıyısındaki Anaklia’da yapılması planlanan derin deniz limanıdır. Amaç, Gürcistan’ı Çin, Orta Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan önemli bir geçiş noktası haline getirmektir.

Ek olarak, Tiflis-Batum hattı ve Kvesheti-Kobi güzergahı da dahil olmak üzere önemli demiryolu hatları ve yolları modernize ediliyor. Bu projeler BRI’nin ayrılmaz bir parçasıdır ve Çin’in uzun vadeli jeopolitik ve ekonomik hedeflerine hizmet etmektedir.

Ticari ve ekonomik ilişkiler: Çin, Gürcistan’ın dördüncü büyük ticaret ortağı haline geldi; ikili ticaret 2024’te yaklaşık 1,91 milyar dolara ulaştı ve bu da bir önceki yıla göre %8’lik bir artışı yansıtıyor. 2012 yılından bu yana Çin ile ticaret iki kattan fazla arttı. 2024 yılı itibarıyla Çin vatandaşları Gürcistan’da 1.893 şirket tescil ettirmişti; bu rakam 2013 öncesine göre dört kat daha fazla. Çin’den gelen Doğrudan Yabancı Yatırımlar 2003-2012’ye kıyasla beş kat artarak 600 milyon dolara ulaştı.

Yakınlaşmanın dönüm noktası niteliğindeki sembolü, 28 Mayıs 2024’te imzalanan ve Çin ve Gürcistan vatandaşlarının 30 güne kadar vizesiz seyahat etmelerine olanak tanıyan vizesiz anlaşmadır. Bu anlaşmanın ardından Gürcistan’a gelen Çinli turist sayısında bir yıl içinde yaklaşık yüzde 40 artış yaşanarak turizm sektörünün yanı sıra ekonomik ve kültürel bağlar da güçlendi.

Siyasi boyut: Çin, BM’nin Abhazya ve Güney Osetya’ya verdiği oyların da gösterdiği gibi, Gürcistan’ın toprak çatışmaları konusunda diplomatik tarafsızlığını sürdürüyor. Bu bölgelerden ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin geri dönüş haklarını onaylayan 3 Haziran tarihli en son BM Genel Kurulu kararında Çin oylamada çekimser kaldı (Georgia Today 2024). Bu duruş Tiflis’te Rusya ile doğrudan jeopolitik çatışmaya girmeden ekonomik işbirliğini geliştirme fırsatı olarak algılanıyor.

Gürcistan’ın beklentileri ve stratejik hesapları

Gürcistan hükümeti Çin’le ilişkilerinde çok boyutlu bir strateji izliyor:

Ekonomik modernizasyon: Çin’in demiryolları, karayolları ve Anaklia derin deniz limanı da dahil olmak üzere altyapıya yaptığı yatırımlar, büyümeyi teşvik etmeyi, istihdam yaratmayı ve Gürcistan’ı küresel tedarik zincirlerine daha iyi entegre etmeyi amaçlıyor. Daha geniş amaç, Orta Koridor’u kıtalararası bir geçiş yolu olarak geliştirmek ve Gürcistan’ı bölgesel bir lojistik merkez olarak konumlandırmaktır.

Stratejik çeşitlendirme: Onlarca yıldır Rusya’ya olan yakın bağımlılığın ardından Tiflis alternatif ortaklar arıyor. Çin’le işbirliği ek dış politika seçenekleri sağlıyor ve Gürcistan’ın Batı yönelimine temelden meydan okumadan, Rus etkisine karşı bir denge işlevi görüyor. Gürcistan, 2023’te resmi olarak Çin’in stratejik ortağı haline geldi ve siyasi, kültürel ve ekonomik bağların güçlendirilmesine odaklandı.

Risk yönetimi: Hükümet, Çin ile aşırı sıkı ekonomik bağların siyasi bağımsızlığa zarar verebileceğinin farkında. Uzun vadeli kredi ve yatırım anlaşmaları, ekonomik bağımlılığın siyasi baskıya dönüşmesi riskini taşır. Buna göre Gürcistan, Çin projelerini AB desteği ve Batı yatırımlarıyla dengelemeyi hedefliyor. Özünde, Gürcistan’ın stratejisi eş zamanlı olarak ekonomik fırsatlardan yararlanmayı, jeopolitik esnekliği genişletmeyi ve bağımlılık risklerini azaltmayı amaçlıyor.

Milletvekilleri tarafından Gürcistan'ın yeni Cumhurbaşkanı olarak seçilen Mikheil Kavelaşvili, 29 Aralık 2024'te Gürcistan'ın Tiflis kentindeki parlamentoda yemin töreni sırasında yemin etti. (AFP Fotoğrafı)

Milletvekilleri tarafından Gürcistan’ın yeni Cumhurbaşkanı olarak seçilen Mikheil Kavelaşvili, 29 Aralık 2024’te Gürcistan’ın Tiflis kentindeki parlamentoda yemin töreni sırasında yemin etti. (AFP Fotoğrafı)

Rusya ve AB’den tepkiler

Rusya: Kararsız algı

Rusya, Çin’in Gürcistan’da artan ekonomik katılımını potansiyel bir rakip olarak görüyor, ancak temel güvenlik çıkarları güvende kaldığı sürece buna hoşgörü gösteriyor. Bu, pragmatik bir birlikte yaşamayla sonuçlandı: Moskova, Abhazya ve Güney Osetya üzerindeki fiili kontrolü aracılığıyla askeri nüfuzunu kullanmaya devam ederken, Çin’in ekonomik ayak izini genişletmesine büyük ölçüde izin veriliyor.

Bu ekonomik varlık, özellikle emlak yatırımları ve artan işçi dövizleri yoluyla Moskova’nın gayrı resmi etkisini güçlendirdi ve Rusya’nın Gürcistan’ın iç işleriyle ilgisini sürdürmesine olanak tanıyan kanallar yarattı. 2023 yılında Rus vatandaşları Gürcistan’da rekor sayıda 13.000 işletme kaydettirdi; bu durum, ülkenin Batı yaptırımları karşısında alternatif arayan Rus girişimciler için bir sığınak olma rolünü yansıtıyor.

Aynı zamanda Rusya’nın Güney Kafkasya’daki geniş jeopolitik etkisi de azalıyor. Rus barış güçlerinin 2024 yılında Dağlık Karabağ’dan çekilmesi, Moskova’nın askeri varlığında somut bir azalmaya işaret ederek, bölgesel güç projeksiyonunun sınırlarının sinyalini verdi. Üstelik Kremlin’in Gürcistan’daki gelişmeleri aktif olarak şekillendirme kapasitesi, Ukrayna’da devam eden savaş ve uluslararası yaptırımlar nedeniyle kısıtlanıyor.

Çin’in Gürcistan’daki altyapı yatırımları ve ticaretin genişletilmesi gibi ekonomik girişimleri, Moskova’nın büyüyen varlığını ne tam olarak kontrol edebildiği ne de açıkça meydan okuyabildiği yeni bir stratejik aktörün ortaya çıkmasına neden oluyor; bu da Rusya’nın tepkisinin karmaşık ve kararsız doğasını vurguluyor.

AB: Destek ve tedbiri dengelemek

Aralık 2023’te Gürcistan’a AB aday statüsü verildi ve bu, Avrupa entegrasyonuna yönelik önemli bir adım oldu. Ancak AB, ilerlemenin hukukun üstünlüğü, medya özgürlüğü ve şeffaflık alanlarındaki somut reformlara bağlı olduğunu açıkça belirtti. Örneğin, 2024 tarihli “Yabancı Etkinin Şeffaflığı Hakkında Kanun”, yabancı finansmanın %20’sinden fazlasını alan STK’ların ve medya kuruluşlarının “yabancı ajan” olarak kaydolmalarını zorunlu kılmaktadır.

Aralarında Büyükelçi Pawel Herczynski’nin de bulunduğu AB yetkilileri, yasayı “AB normları ve değerleriyle uyumsuz” olmakla eleştirdi ve bunun Gürcistan’ın AB üyelik sürecini durdurabileceği uyarısında bulundu. Benzer şekilde AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, bu tür mevzuatın, özellikle sivil toplum ve medya özgürlüğüne ilişkin temel AB ilkeleriyle çeliştiğini vurguladı.

Bu endişelerin bir sonucu olarak AB, “demokratik standartlarda gerileme”yi gerekçe göstererek Gürcistan’a 120 milyon Avro’nun (138,58 milyon ABD Doları) üzerinde yardımı kesti. AB yetkilileri, Gürcistan’la ilişkilerin sürdürülmesinin seçimler, şeffaflık ve azınlık haklarındaki reformlar da dahil olmak üzere belirli siyasi ve hukuki kriterlerin karşılanmasına bağlı olduğunu vurguluyor.

Buna karşın Çin’in Gürcistan’a yaklaşımı oldukça farklı. Anaklia Derin Deniz Limanı ve Orta Koridor boyunca uzanan ulaştırma altyapısı projeleri gibi Çin yatırımları, iç reformlara ilişkin açık bir siyasi koşul veya gereklilik içermiyor. Pekin, yalnızca ekonomik ve stratejik işbirliğine odaklanan, müdahale etmeme politikasını sürdürüyor. Çinli yetkililer, AB’nin açık koşulluluğunun aksine, Gürcistan’ın iç politikası veya AB ile ilgili reformlar hakkında yorum yapmaktan sürekli olarak kaçındı. Bu karşıtlık Gürcistan’ın dış politika hesabındaki merkezi gerilimi gösteriyor. AB, desteğini ve entegrasyon umutlarını demokratik standartlara, şeffaflığa ve hukukun üstünlüğü reformlarına bağlarken, Çin, siyasi önkoşullar dayatmadan alternatif bir yatırım ve kalkınma kaynağı sağlıyor.

Bu bağlamda, Gürcistan stratejik angajmanını dengelemelidir: Ekonomik modernizasyonu ilerletmek için Çin yatırımından yararlanmak ve aynı zamanda uzun vadeli üyelik umutlarını sürdürmek için AB’nin koşullarına bağlı kalmak. AB ve Çin’in farklı yaklaşımları, ekonomik pragmatizm ile siyasi entegrasyon arasında gidip gelen Tiflis’in karşı karşıya olduğu daha geniş jeopolitik karmaşıklığın altını çiziyor.

Çözüm

Gürcistan-Çin ortaklığı, Güney Kafkasya’da değişen güç dinamiklerini canlı bir şekilde gösteriyor: Rusya’nın nüfuzu azaldıkça Çin, dayanağını genişletmek için ekonomik araçlardan yararlanıyor. Gürcistan için bu, Rusya, Çin ve AB arasındaki karmaşık ortamda gezinirken ekonomik ve jeopolitik konumunu güçlendirme fırsatı sunuyor. Moskova, Çin’in artan etkisini kararsızlıkla gözlemliyor.

Bir yandan Rusya, Pekin’le resmi olarak “stratejik ortaklığı” destekliyor ve kendi mahallesindeki Batı varlığının azalmasını memnuniyetle karşılıyor. Öte yandan Çin’in altyapı yatırımları, transit projeleri ve ticaret anlaşmaları yoluyla sürekli artan ekonomik ağırlığı, Rusya’nın giderek kenara çekilebileceği endişelerini artırıyor.

Rusya liderliği, Çin sermayesinin ve diplomatik katılımın Güney Kafkasya devletlerine yeni seçenekler sunduğunu ve potansiyel olarak Moskova’nın nüfuzunu zayıflattığını kabul ediyor.

Gürcistan için Çin’le ilişki sadece ekonomik bir hesap değil, aynı zamanda stratejik bir önlemdir. Tiflis, milyarlarca dolarlık altyapı yatırımları, Orta Koridor’un Avrupa ile Orta Asya arasında bir geçiş yolu olarak güçlendirilmesini ve Çin’i halihazırda Gürcistan’ın en önemli ekonomik ortaklarından biri haline getiren ticari ilişkilerin genişlemesini öngörüyor. Aynı zamanda Gürcistan hükümeti, Pekin’le olan ortaklığını Rusya’nın baskısına karşı bir denge unsuru ve uzun süredir devam eden AB ve NATO hedeflerinin yanı sıra ilave bir sütun olarak görüyor.

Önümüzdeki yıllarda kritik soru, Gürcistan’ın uzun vadeli stratejik yöneliminden ödün vermeden Çin ile işbirliğinin faydalarından tam olarak yararlanıp yararlanamayacağı olacaktır.

Yazar hakkında: Samir Hasanov, Güney Kafkasya ülkeleri ve Rusya’nın dış politikası konusunda uzmanlaşmış serbest çalışan bir siyaset bilimcidir.

24 Kasım 2025 16:09 GMT+03:00

Scroll to Top