Kanepede otururken elinde haplar, bir bardak su ve beyaz bir masaya yerleştirilmiş bir akıllı telefonla birlikte bir paket ilaç tutan bir kişi. (Adobe Hazır Fotoğraf)
13 Ekim 2025 15:00 GMT+03:00
TO Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Çatışma, felaket veya yerinden edilme koşullarında yaşayan yaklaşık 67 milyon insanın akıl sağlığı bozukluklarıyla mücadele ettiği konusunda uyarıda bulunarak, küresel topluluğa ruh sağlığı hizmetlerini insani yardımın hayat kurtaran bir bileşeni olarak ele almaya çağrıda bulundu.
Acil durumlarda ruh sağlığına yeterince finansman sağlanmıyor
DSÖ’nün ruh sağlığı teknik sorumlusu Fahmy Hanna, Cenevre’de düzenlenen BM basın toplantısında insani krizlerde her beş kişiden birinin akıl sağlığı sorunuyla yaşadığını söyledi. Bununla birlikte, iyileşme ve hayatta kalmadaki kritik önemine rağmen, psikolojik desteğin hala “birçok yanıtta isteğe bağlı olarak” ele alındığını belirtti.
Hanna, son yıllarda bazı ilerlemeler kaydedilmesine rağmen (2019’da yarıdan azı ile karşılaştırıldığında acil durum ortamlarının yaklaşık %71’inde koordinasyon mekanizmaları şu anda aktif durumda) ruh sağlığı hizmetlerinin genel kalitesi ve erişiminin hala “yetersiz” olduğunun altını çizdi.
Temel ilaçlara erişimde keskin düşüş
DSÖ yetkilisi, ülkelerden gelen depresyon, anksiyete ve travma sonrası stres gibi bozuklukların tedavisinde kullanılan psikotrop ilaç taleplerinin finansman sıkıntısı nedeniyle 2025’in başlarında %94 oranında düştüğü konusunda uyardı. Bu düşüşün milyonlarca savunmasız insanı acil ihtiyaç duydukları destekten mahrum bıraktığını söyledi.
Hanna, “İnsani yardım fonu ortadan kalktığında etkisi anında ve çok büyük oluyor” diyerek hükümetleri, bağışçıları ve uluslararası müdahalecileri ruh sağlığı bakımını acil durum hazırlık, müdahale ve iyileşme planlarının standart ve sürdürülebilir bir parçası haline getirmeye çağırdı.