Bir ankete göre çalışanların %60’ı işlerinin temel yönlerinden memnun değil


Jobs for the Future adlı savunuculuk grubunun araştırmasına göre, 10 Amerikalı çalışandan altısı, işlerinin adil ücret, sabit çalışma saatleri ve kariyer gelişimi gibi temel özellikleri sunan “kaliteli” bir işin standartlarını karşılamadığını söylüyor.

New Jobs for Future Research’ün arkasındaki araştırmacılar, hükümet işgücü istatistiklerinin kaç Amerikalının istihdam edildiğini ve ne kadar kazandıklarını takip etmesine rağmen, resmi verilerin işgücü piyasası koşullarının tam bir resmini sunmadığını söyledi.

Jobs for the Spinning Out of the Policeing Policing’in direktörü Molly Blankenship, “Ekonomiyi ölçme yöntemimizin yalnızca ekonominin çalışma ve değişme şekline ayak uydurmamakla kalmayıp, aynı zamanda ekonominin çatısı altında ve Amerika Birleşik Devletleri’nde ekonomik refahın motoru olan işgücü genelinde neler olup bittiğini anlamak için hiçbir zaman yeterli olmadığının farkındayız” dedi.

Grup, Gallup, Aileler ve İşçiler Fonu ve WE Upjohn İstihdam Araştırma Enstitüsü ile ortaklaşa, çeşitli sektörlerde ve çeşitli mesleklerde çalışanlarla anket yaptı.

Blankenship, “Bu çalışmaya başladığımızda çoğu Amerikalının kendilerini destekleyecek bir işi olmadığından şüphelendik” diye ekledi. “Bu veriler, çoğu Amerikalı işçinin kaliteli işlere sahip olmadığı yönündeki şüphemizi doğruluyor.”

İyi bir iş nelerden oluşur?

Jobs for the Future’a göre kaliteli bir iş beş ana kriterle tanımlanıyor:

  • Adil ücretler ve istikrarlı istihdam gibi finansal refah.
  • İşyeri kültürü ve güvenliği; çalışanların ayrımcılık veya tacizden uzak olması anlamına gelir.
  • Çalışanların becerilerini geliştirmelerine ve kariyerlerini ilerletmelerine olanak tanıyan büyüme ve gelişme fırsatları.
  • Eylemlilik ve söz hakkı ya da kişinin işini etkileyen kararları etkileme yeteneği.
  • Öngörülebilir bir programa ve yönetilebilir iş yüküne sahip iş yapısı ve organizasyonu.

Bu ölçümlere göre grup tarafından ankete katılan 18.000’den fazla işçinin yalnızca %40’ı kaliteli işlerde istihdam edildiğini söylerken, geri kalan %60’ı işlerinin bu standartları karşılamadığını söyledi. Örneğin ankete göre çalışanların %62’si öngörülemeyen çalışma programlarına sahip olduklarını söylerken, neredeyse üçte biri mali zorluklar yaşadıklarını söylüyor.

Future’a yanıt verenlerin yalnızca %27’si kendilerini mali açıdan rahat hissetmelerini sağlayacak kadar maaşlı işlerde çalışıyordu; Neredeyse 10 kişiden 3’ü kendisini “geçim sıkıntısı çeken” veya “geçinmeye çalışan” olarak tanımlıyor.

Çalışmada, çalışanların adil ücretlerin ötesinde, işlerinde kendilerini güvende ve saygın hissetmek, aynı zamanda da büyüme fırsatlarını takdir etmek istedikleri belirtildi. Ankete göre her dört çalışandan biri işyerinde terfi veya ilerleme fırsatının olmadığını söylüyor.

Çalışanların işlerine bakış açısını etkileyen bir diğer konu da işverenlerin yapay zeka gibi yeni teknolojileri nasıl kullandıklarıdır.

Upjohn İstihdam Araştırma Enstitüsü kıdemli ekonomisti ve rapora katkıda bulunan Susan Hausman, CBS News’e verdiği demeçte, “Teknoloji, nasıl benimsendiği ve gelecekte insanların işlerini nasıl etkileyeceği konusunda yaygın endişeler var.” dedi. “Araştırmalar bu konuda bilgi eksikliği olduğunu gösteriyor.”

Jobs for the Future’ın bulgularına göre, çalışanların işteki özerklik derecesi aynı zamanda günlük rutinlerini de şekillendiriyor ve genel iş-yaşam dengesini etkileyebiliyor. 10 çalışandan altısı programları üzerinde hiçbir kontrole sahip olmadıklarını söylerken, çalışanların yarısından fazlası sık sık veya bazen fazla mesai yaptıklarını söylüyor.

Scroll to Top